|
2.
KENTSEL
YÜZEY ARASTIRMASI VE BELGELEME
ÇALISMALARI
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
GPS
ile Yapılan Yüzey Araştırmasının Tamamlanması
1997 yılında Scott Branting, gelişmiş bir Küresel Konumlandırma
Sistemi (Global Positioning System - GPS) desteğinde yürütülen
bir yüzey araştırma çalışmas başlatmıştır (Şekil 3).
2000 yılında Scott, Nurdan Atalan ile Köksal Sanlı'nın da desteğiyle
Kerkenes'de sürdürülen bu uzaktan algılama programını tamamlamıştır
(Şekiller 2,
6 ve 7).
Sonuçlar, Trimble marka arazi ekipmanı ile yürütülen geniş bir
kinematik yüzey araştırmasıyla elde edilen 1.400.000 adet tekil
okumaya dayanmaktadır. Ortaya çıkan üç boyutlu yüzey simulasyonları,
kısmen ya da bir bütün halinde, hava fotoğraflari, jeomanyetik
veriler ya da ölçülen yapı planları ile çalıştırılabilmektedir.
Bu düzeyde ve bütüncül bir GPS destekli yüzey araştırması, arkeolojik
bir şehir kalıntısı üzerine ilk defa uygulanmış ve Kerkenes Dağı
araştırma tasarımında çağdaş ve kalıntılara zarar vermeyen yöntemlerin
uygulanmasının rolü bir kez daha vurgulanmıştır. Arkeolojik potansiyele
sahip yeni yöntemler sürekli bir biçimde hızla geliştirilmektedir.
Örneğin 1993 yılında proje başlatıldığında, son dört yıldır kullandığımız,
hata payı düşük GPS ler henüz piyasada bulunmuyordu.
Jeofiziksel Yüzey Arastirması
2000 yılında şehrin Doğu Kapısından Göz Baba Kapısına uzanan ve
kuzeydeki dik yamaçları da kapsayan güney bölgesinin jeomanyetik
yüzey araştırması tamamlanmıştır (Şekil 4).
Mark Francis, Katsutoshi Fukuda ve Kathy Geers'in asistanlığıyla
Nahide Aydın tarafından yürütülen veri toplama çalışmaları, iki
adet GEOSCAN FM 36 fluxgate gradiometresi ile sürdürülmüş ve 30
günde 60 hektarlık bir alan belgelenmiştir (Şekil 5).
Şekiller 8,
9 ve 10'da
bu araştırmalardan seçilmiş görüntüler yer almaktadır. Bu çalışmalar
sonucu, Kale'nın altında ve şehrin güney sırtının kuzey tarafında
yer alan dik yamaçlar üzerinde bulunan yapılar ile Kiremitlik'in
altındaki yamaçlar üzerinde yer alan bir rezervuar grubu ortaya
çıkarılmış, Sülüklü Göl ile Doğu Kapısı arasında bulunan, belki
de kamusal işlevli büyük yapı gruplarının plan düzenleri anlaşılmıştır.
Geniş
bir alanda yeraltı kalıntıları üzerinde yürütülen jeomanyetik
yüzey araştırması, artan bir kesinlik ve güvenilirlikle anlaşılması
mümkün olan detaylı bir sehir planını ortaya çıkarmakta, kullanılan
diğer araştırma yöntemleri ve deneme kazıları da konunun baska
boyutlarına ışık tutmaktadır. Önümüzdeki iki araştırma sezonunda
projenin esas amacı, jeomanyetik haritanın tamamlanması olacaktır.
Bu, şimdiye dek bir Demir Çağı şehri kalıntısı için hazırlanan
ilk plandır.
Mayıs ayında zeminin
bahar yağmurları nedeniyle hala ıslak olduğu mevsimde kısa bir
dönem, bir Geoscan RM15 dayanım-ölçer (Şekil 11)
ile jeo-elektrik yöntemiyle deneyler yapılmıştır. Ağustos ayında
Ankara Üniversitesi'nden Abdullah Ateş ile üç ögrencisi CM-031
iletkenlikölçer, bir Noggin 250 model zemin altı radarı ve manyetik
duyarlılık yöntemleri ile ölçümler yapmışlardır (Şekil 12).
Coğrafi Bilgilendirme Sistemleri (Geographic Information Systems
- GIS)
Proje veri tabanı, bir Intergraph GIS platformu üzerine kurulmuştur.
Yüzey araştırması ve topografik ölçümler, hava fotoğrafları, GPS,
jeofiziksel yüzey araştırması ve bu ölçümlerin zemin üzerinde
kontrolü gibi farklı yöntemlerle elde edilen veriler ile deneme
kazılarıyla ortaya çıkarılan buluntular, değişik biçimlerde çakıştırılarak
biraraya getirilmektedir (Şekil 13
and 14). Amaçlar
iki türlüdür : Öncelikle geniş bir halk kitlesine yönelik olarak
görsel malzemeden oluşan sanal gerçeklik simulasyonlarının oluşturulması
ve ikinci olarak da şehrin kentsel dinamiklerini anlamamıza yardımcı
olacak analitik tekniklerin uygulanması amaçlanmaktadır.
|
|